HABERLER

“SemtPati” Protokolü İmzalandı
İBB, iş insanı ve hayvansever İpek Kıraç tarafından geliştirilen, Koç Sistem firması tarafından hayata geçirilen İstanbul Büyükşehir Belediyesinin’de desteklediği “SemtPati” isimli akıllı telefon uygulaması, İstanbul Veteriner Hekimler Odası’nın da katkılarıyla hayata geçirilen uygulama için hazırlanan protokolün imzaları atıldı.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Kıraç’ın imzalarıyla hayata geçirilen “SemtPati Uygulaması”nı vatandaşlar ücretsiz olarak indirebilecekler. Vatandaşlar uygulama sayesinde, çevrelerinde yaşayan köpekleri fotoğraflayarak, sisteme kaydedecek. Aynı zamanda kaydını yaptığı köpeğin, vasıflarını ve ihtiyaçlarını da belirtebilecek. Uygulamayı kullanan diğer kişilerce, hayvanların ihtiyaçlarının karşılanması sağlanacak. “SemtPati Uygulaması” devreye girmesi için hazırlanan protokol, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve İpek Kıraç tarafından Florya’daki İstanbul Planlama Ajansı (İPA) Yerleşkesi’nde açık havada gerçekleştirilen imza töreninde, İmamoğlu ve Kıraç, birer konuşma yaptı.

İmamoğlu: “İyi insan olmak, canlılara beslediğimiz sevgi ile ilgili”

Konuşmasının başında projeyi geliştiren İpek Kıraç’a teşekkürlerini ileten İmamoğlu, “Böyle önemli bir sorunun çözümüne dönük böylesi hassas düşünceyle, düşünce değil, sadece bir çözüm önerisiyle, hatta çözüm biçimiyle bizimle iş birliği yapması çok çok sevindirici” dedi. İmamoğlu, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: “Yönetici olmak, bir şehrin vicdanı olmak, bir şehirde sevgiyi ve oradaki İnsanların birbirine iyi bir şekilde ilişki kurmalarını sağlamanın en önemli unsuru, tümüyle saygı duyulan bir ortam, bir ekosistem kurmak. Burada da konu, tek başına bir insan üzerinden yol yürümek değil. Tümüyle bu sevgiyi ve özeni, o şehrin bütün katmanlarında o ilişki ağını kurabilmek. O noktada gerçekten bu şehrin bütün canlılarıyla, o süreci tanımlamak da sürecin başlangıcı. Zira iyi insan olmak da öyle bir şey değil mi? İyi insan olmak da aslında yaşadığınız ortama, doğaya, canlılara, herkese, insana dair yüreğinizde beslediğiniz sevgi, saygı ve özenle ilişkilidir. Bu anlamda buna çok önem veriyoruz. Zaten toplum olarak, şehir olarak gelişmişliğin de çağdaş olmanın da ölçüsü bu. Mutluluk düzeyimizi de belki belirleyecek olan kriterler bunlar.”

Türkiye’de şehirleşmenin yeni bir kavram olduğunun altını çizen İmamoğlu, şunları söyledi: “Şehre yeni alışan bir topluluğuz, bunun altını çizmek lazım. Türkiye'deki göç haritası, özellikle kentleşmenin nasıl son 20-30 yıla sıkıştığını gözler önüne serebiliyor. Geçenlerde bir somut veri, beni çok etkiledi. İstanbul'un 18 yaş üstü nüfusunun yüzde 72’si İstanbul doğumlu değil. Baktığınızda aslında hepimiz yeni İstanbulluyuz neredeyse. Kentleşmenin de yeni bireyleriyiz. Böylesi bir ortamda şunu unutuyoruz çoğu zaman: Hızlı kentleşen Türkiye’nin, -ki bunun en büyük örneği İstanbul- belki de ilk mağdur ettiği canlılar, özellikle sokak canlıları; başta da köpekler. Çünkü onların doğal ortamlarını, birkaç senede kocaman sitelere, semtlere, hatta ilçelere dönüştürebiliyoruz. Bu tabii şiddetli bir uyumsuzluk ortaya getiriyor. Oraya daha dün taşınan insanlar, ‘Bu sokak hayvanlarının burada ne işi var, toplayın bunları’ diye büyük bir çığlık atıyorlar. Sokak canlıları da yaşama mücadelesi veriyorlar. Dünyada bir algı var; sanki her yerde binlerce, on binlerce kapasiteli barınaklar yapacaksınız; köpekleri oraya tıkayacaksınız. Ne kanun buna müsaade eder ne insan. Canlıyı olan saygı da buna müsaade etmez. Bu manada böylesi iki arada sıkışmış olan yerel yönetimlerin, sorunlarını çözecek mutlak pratik uygulamalara ihtiyacımız vardı.”

İmamoğlu: “Verilen mesaj çok insani”

Uygulama ile verilen mesajın çok insanı olduğuna dikkat çeken İmamoğlu, “İş insanımız Sayın İpek Kıraç önderliğinde ortaya konan hassasiyet, bence toplumdaki vicdanı ve toplumun belki de bu noktada eğitilmesi ya da sahibi edilmesi gereken bir sistemini devreye sokuyor. Az önce tariflediğim çatışmanın bence temel sebebi, ciddi anlamda bilgi sahibi olmamak. Herkesi doğru bir şekilde bilgilendirmek, eğitmek, hakları, hukukları ve bu şekilde süreci yönetme moderatörlüğü de bize kalıyor. O bakımdan yerel yönetimlerin görevi büyük. Yapacak çok fazla işimiz var bu anlamda. İstanbul'un önemli bir sorunudur. ‘Çok fazla işimiz var’ derken hem kendi sorumluluğumu büyütüyorum hem de bu değerli büyük adımı atan Sayın İpek Kıraç Hanımefendi’nin ve onun gibi hayvansever hemşerilerimizin sorumluluklarını büyütmek istiyorum açıkçası” diye konuştu.

İmamoğlu: “Gönüllüleri bekliyoruz”

Sokak hayvanlarının sahiplendirilmesi  konusunun önemli olduğuna dikkat çeken İmamoğlu, “Bu olmadığı takdirde, bizim bunu belediyeler olarak çözme şansımız zaten yok. Bu toplumsal bir olay. Sahiplendirme ayağına da çok inanıyoruz. İştiraklerimize de bu arada başladık. Geçen ziyaretimde de söyledim; her iştirakimiz, şirketimiz, birimimiz alanı uygun olduğu kadar, mutlaka köpek sahiplenecek. Bu talimatı verdik. Arkadaşlarımız, Genel Sekreterimiz olsun, diğer iştiraklerimiz olsun bu konuya hassas bir şekilde eğiliyorlar. Dileğimiz; bu SemtPati uygulamasını bütün vatandaşlarımızın indirmesi ve indirmesi ile beraber sokak köpeklerinin durumlarının tespiti noktasında tek başına etkinlik gösterebilecek olması. Bunu önemsiyoruz. Özellikle gönüllü olmak isteyen vatandaşlarımızı her zaman yanımıza bekliyoruz. Bu konuda elbette burada yıllardır bu işe kendini adayan gönüllü dostlarımız var. Onların katkıları da önemli. Bizim gönüllü ağlarımız da var, onların da sürece katkılarını önemsiyoruz” ifadelerini kullandı.

İmamoğlu: “Anında çözüm üreten bir mekanizmaya kavuşmak istiyoruz”

İmamoğlu, konuşmasını şu sözlerle tamamladı:“Biz istiyoruz ki, on binlerce hemşerimizle beraber, entegre çalışan, hiçbir olumsuz durumu yaşamadan anında müdahale eden, anında çözüm üreten bir mekanizmaya kavuşalım. Tabii ki gerektiğinde köpeklerin aşılanması olsun, kısırlaştırılması olsun, bu işlemleri de yapabilecek duruma anında gelebileceğiz. Pilot uygulamayı, arkadaşlarımızla beraber, İpek Hanım’ın da içinde olarak, yönlendirmesiyle Eyüpsultan ilçesindeki Göktürk Mahallesi'nde gerçekleştiriyoruz. İnşallah 6 ay içinde bunu bütün İstanbul’a yaymak istiyoruz. SemtPati, açıkçası dijital teknolojinin kent yaşamını iyileştirmek ve güzelleştirmek adına atılmış, çok değerli bir akıllı kent uygulamasıdır. Bu yönüyle de alkışlıyoruz. Aynı zamanda vatandaşa, semtine, şehrine sahip çıkma, her konuda hizmetleri kontrol etme gibi unsurlarla çok değerli bir yerel katılımcılık ve demokrasi örneğidir. Zaten teknolojiyi özellikle biz demokrasinin gelişmesi, katılımcılığı artırması ve güzel şu güzel ortam dahil, bu kentin her yerinin aslında hepimize ait olduğunu hissettiren bir atmosferi var etme konusunda sonsuz kullanma çabası içinde olacağız.”

Konuşmaların ardından İmamoğlu ve Kıraç, SemtPati uygulamasını başlatan protokolü imzaladı. İmza töreninin ardından İstanbul Veteriner Hekimler Odası Başkanı Prof. Dr. Murat Arslan’ın katılımıyla anı fotoğrafı çektirildi. İmamoğlu ve Kıraç, İPA tarafından sahiplenilen ve “Latte” adı verilen yavru köpeği, kendisi için özel olarak oluşturulan alanda ziyaret etti.

Haber Galerisi